Kırmızı Başlıklı Kız çok bilinen ve konuşulan bir masaldır. Bize her ne kadar naif bir kız olarak anlatılsa da aslında öyle değildir. Masalın orjinalinde Kırmızı Başlıklı Kız eve girerken bir problem olduğunu sezmektedir ve Avcı tarafından kurtun karnı yarıldıktan sonra, karnı taşla doldurup, ölmesini sağlayan Avcı değil Kırmızı Başlıklı Kızdır.
Grimmlerin derlediği bir başka versiyonunda ise Kırmızı Başlıklı Kızı, kurt yoldan uzaklaştırmaya çalışsa da ona kanmamaktadır. Kurda kanmış gibi davranıp, onu kandırıp ondan önce büyükannesine haber verip, kurda tuzak kurmaktadırlar. Tuzak olarak taş yalağa sıcak su ile doldurup içine sucuk koymuşlardır. Damda saklanan kurt kokuyu almakta ve sucuğa bakmak için damdan uzanırken taş yalağa düşerek, boğulup ölmektedir. Yani Kırmızı Başlıklı Kız, en az kurt kadar tekinsiz bir masal kahramanıdır. 
Yapılan araştırmalara göre Kırmızı Başlıklı Kız’ın en az 3 bin yıllık bir masal olduğunu biliyor muydunuz… Üzerine düşünmeye değer ve sorulması gereken soru şu: 3 bin yıl içerisinde onca tarihi kişi, sözlü kültür ürünü ve büyük eserler unutulmasına rağmen, bu ve bu masal gibi bazı masalların unutulmamasi ve tüm kıtalara çok güçlü bir şekilde yayılmasının sebebi nedir? Neden her şeye rağmen bu masalı insanlık olarak hafızamızda tutmayı tercih ettik?
Efe Elmas
Kadim Lisan